Kaç tür balık vardır acaba? Ve dolayısıyla kaç yaşam şekli?... Bu, astrologların da aklını karıştırmış olmalı ki, Zodyak’ın son burcu balık için, ‘Tüm burçların özelliklerini barındırır’ derler; tabii inanıyorsanız yıldızlara...
Her ne kadar tüm gezegenlerin enerjileri, ve bu enerjilerin etkileme alanları olduğuna inanıyorsam da; aynı ayda doğan herkesin, benzer olayları yaşayacağı düşüncesi bana biraz uzak gelmişti ilk başta... Sonraları, gerçek astoloji haritalarının, kişiye özel, doğum saati ve hangi eylem-boylamda dünyaya geldiği bilgisiyle yapıldığını öğrendim, bu durum matıklıydı ne de olsa... ama ciddi ücretlerle yapıldığını öğrenince bu çalışmanın, gazete ve dergilerde yazan yorumlarla yetinmek daha doğru geldi bana...
Doğum ayı olarak ‘Balık’ burcuyum, doğum saatine göre hesaplanan yükselenim de ‘Koç’... Yok yok merak etmeyin, bu bir yıldız falı yazısı değil J... ‘Balıklık’ ve ‘Koçlukla’ ilgili bir ilişki yazısı!...
Balıklar, malumunuz, suda yaşar, kendi aralarında iletişim kurdukları bir dil olduğu söylense de, bizim duyabileceğimiz bir ses değildir bu, en yırtıcısı bile sessizdir... suda süzülür, kaybolur gider... Koçlar ise, inattır, sen çekersin, o çeker, bir taraf kazanana kadar... Kükreyen cinsten değildirler ama, balıklara göre daha sesli, daha tutulabilirdirler, ne de olsa...
İşte, benim de her tür ilişki için takındığım iki farklı profildir ‘Balık’la, ‘Koç’! Ne dediğime önem vermeyen, gerçekten beni tanımak istemeyen, akvaryuma bakar gibi seyre dalan, benimle gerçek bir iletişim kuramayanlar için Balık olurum ben: Çok konuşmam, çok anlatmam, beni tutmasına pek izin vemem, sıyrılır giderim elinden... Böyle durumlarda gerek yoktur çünkü ayak diretip karşındakine kendini anlatmaya... ne demişler “anlayana sivri sinek, saz” yeterlidir... Ama karşımdaki insan, uğraşıyor ve çaba gösteriyorsa, emek veriyorsa, o zaman sessiz balık olmak da yakışmaz... Düşünceleri açıklıkla, dobra dobra söylemek gerekir. Ne de olsa amaç ‘gerçek’ bir iletişim kurmaktır, tüm resmi görebilmek ve yorumlamak... Bu durumda, iki profille ben bir "Koç Balığı" oluyorum...
Her ne kadar, tüm ilişkilerimizde ön yargısız olmamız gerekiyorsa da, tavsiyem; boşa zaman ve emek harcamamak gerek, sizi ‘Balık’ gibi görene. Belki siz bir yunussunuzdur, ya da ahapot, belki katil balina, belki mürekkep... ama karşınızdaki sesinizi duyamayacaksa, siz de süzülün suda uzaklara... Ama köprüde karşılaşmışsanız bir keçi ya da ‘Koç’la, ortak yolu bulana kadar ayak diretebilirsiniz orada... Ne o vazgeçecektir, ne de siz bu yolda...
Yıldız falı ile başlamışsak bu yazıya, yarı şaka yarı ciddi, biraz da yorum yapayım burçlara:
KOÇlar, ilgi odağı olmayı sevenler...
BOĞAlar, güzel ve kırmızıdan vazgeçemeyenler...
İKİZLER, tek kişilik konuşmanın çok ötesinde olanlar...
YENGEÇler, duvarları yüksek sevenler...
ASLANlar, sanıldığı gibi kükremeyip, strateji kuranlar...
BAŞAKlar, sevgisini gösteremeyenler...
TERAZİler, dengeyi kovalayıp, yakalayamayanlar...
AKREPler, hiç soktuklarını anlamayanlar...
YAYlar, ayakları yere basmayanlar...
OĞLAKlar, kebabı gibi, sözü de sert olanlar...
OĞLAKlar, kebabı gibi, sözü de sert olanlar...
KOVAlar,her seferinde cebinde başkası olanlar...
BALIKlar, hepsi & hiçbiri.
gerçekten çok güzel bir yazı olmuş, benim burcumla ilgili saptama çok doğru ilk kez böyle bir açıklama gördüm ve harika ötesi .... Emre
YanıtlaSil