Dünya dönüyor da dönüyor, neler olup bitmiyor ki bu
dönüşe... Saymayacağım.... O kadar yorgunum ki aslında belki de düşündüklerimi
bile yazamayacağım....
Niye mi yorgunum??.. Yok taş falan taşımadım, ne de 3-5 çocuğa
baktım... sadece düşünmekten ve hissetmekten yorgunum... Çoğuna göre belki de
haksızlık ediyorum hayata!.. Belki de haklıdırlar; elimdekilerle sadece
şükretmem gerekiyordur ama... öyle değil işte insan! Sadece elindekilere
bakmaz, çevresine de bakar, çarpıklıkları görür, yanlışları, acıları... İlla ki
kendisinde de olmasına gerek yoktur bunların etkilenmek için, başkalarına da
olduğunda etkilenir ya da daha doğrusu, bence, etkilenmelidir...
Benim derdim de bu etkilenmeyen çoğunlukla alakalı ya... Kendimi ayrık otu gibi hissediyorum aralarında... Nasıl bu kadar vurdumduymaz
oluyorlar hayatta olanlara??... Nasıl görmezden gelip sorunları yaşıyorlar tüm
hızıyla??... Nasıl en küçük bir his bile duymuyorlar olumsuzluklar
karşısında??...
İşte ben de toplu müdahale edilmeyen durumları izleyip
sıkılıyorum... Sonra vazgeçiyorum sıkılmaktan, ilgimi başka şeylere
kaydırıyorum, sonra yeniden aklıma birşey geliyor, suçluluk hissediyorum... En
sonunda da yoruluyorum aynı döngüde yaşamaktan...
Benim gibi hisseden insanlar var mıdır diye düşünüyorum....
Bazen umutlanıyorum... Bazense, infial yaratan olaylar olmaya devam ettikçe
umutlar kalmıyor, kayboluyor karanlıklarda....
Karanlıkta...
Yorgunum...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder